Ljubljana-Slovenya

Bir gezi yazısı daha...
Birileri okuyormu bilemiyorum(inşallah okunuyordur :) ama ben ara ara yazmaya devam ediyorum veya edeceğim.
Aslında mayıs sonu gittik bu Avrupa'nın şirin küçük şehrine.Ancak şimdi yazabiliyorum.
Gene Avusturya-Viyana'dan  nasıl gidilir ; anlatacağım.

Bendeniz yine İstanbul'dan Viyana'ya şirin havayolu Pegasus havayolları ile uçtum.Neden şirin dediğimi herkes bilir ama ben anlatayım.Birkere Avrupa yakasında oturuyorsanız Sabiha Gökçen havaalanına gitmek bir dert.

Birinci aşama;Taksim'den Point Otelin yanından Havabüs otobüslerinin sık sık seferleri var.15 TL 'ye trafiğe bağlı olarak yaklaşık bir saatte alana ulaşılıyor.Uçak saatlerinize göre erken binin bizim otobüste biri vardı ,adam yerinde duramıyordu çünkü alana vardığımızda uçağının kalkmasına yarım saat kalmıştı.Nerdeyse otobüs durmadan ,otobüsten atladı koşarak uçağa binmeye gitti.Neyse birinci aşamayı atlattıktan sonra sıra geliyor ikinci aşamaya ;check in işlemleri için sıra uzun oluyor çünkü Pegasus havayollrı uçak biletlerini ucuza sattığı için bavul kg. az tutuyor ve check in işlemlerinde çok sıkı kg.kontrolü yapıyor.Bir kilo fazlalık olsa bavuldan çıkarttırıyorlar.Herkesinde bavulunda 1-2 kg fazlası çıkıyor, tabi kuyrukta uzuyor.O yüzden alana erken gitmekte fayda var.Bu tür faydalı bilgilerden sonra ;)

üçüncü aşama ,uçağa biniliyor.Denk gelip acil çıkış kapısına düşmezsen uçağın koltuk mesafesi dar olduğundan uçak yolculuğu biraz sıkıntılı geçiyor.Yaıpcak bir şey yok uçak biletini ucuz almışsın,katlanacaksın :))
Viyana'ya varış tamamlandı.Ben gelmeden kızım Ljubljana (okunuşu-Lubyana)ile  ilgili nasıl gidilir  ,ne yapılır araştırmasını yapmıştı.Ben de kendimce araştırmalarımı yaptım.Otobüs ile Viyana'dan Slovenya'ya gitmeye karar vermiştik.

Flixbus ile gidecektik ama bilet almamıştık.Viyana'da rezervasyon yapmazsan bu tür bilet alma işlerinde sıkıntı çıkabiliyor.Biz bilet alamamayı göze alarak otobüslerin kalktığı Erdberg durağına sabah 06.00 gibi gittik.Tabi bunun öncesinde otobüs kalkış saatlerine bakmıştık. Saat  07.00 de kalkan otobüse binmek için  bu kadar erken gittik.Ofis daha açılmamıştı biz gittiğimizde.Kapısında sanki sıradaymış gibi bekledik.Her zaman ki gibi tam saatinde açıldı ve gişenin önünde birinciydik.

Gişe görevlisinden biletimizi öğreci-23 € ,tam -35,90 € gidiş dönüş aldık.Bizim işlemimizi görevli yarım saatte ancak yapabildi.Türk insanı kadar en azından Viyana için söyleyebilirim  ,pratik değiller.Adam biletlerimizi tek tek kesti,beraber olduğunuzu neden söylemediniz falan dedi,söyleseydiniz tek bilet keserdim dedi,zaten gişenin önünde beraber duruyorduk,bilet kesilirken kızımla konuşuyorduk ama adam anlamamış,bir de bizi suçluyor neden söylemediniz diye,bu yüzden yarım saat sürdü bileti almamız.

.Hatta kızımın arkadaşı da bizimle gelecekti .Bizim biletler kesilip biz aldıktan sonra arkamızda bir adam daha vardı ,adamın işini de yaptı ,bu arada saat 06.45 oldu ve  kızımın arkadaşı zaman dolduğu için bilet alamadı.Otobüs şoföründen bilet alabilirmiyiz diye uğraştılar hayır,şoför bilet satmıyor ve çok katılar.Hayır dedilerse o iş asla olmuyor.Neyse kızımın arkadaşı gelemedi.Diyeceğim otobüs biletiniz ya internetten ya da bizim gibi birinci sıradan alın yoksa otobüse binemezsiniz.

İlk durak olduğu için otobüste oturma yeri vardı,çok rahat yer bulduk.Herhalde erken saat diye boş koltuklar bile vardı.Ben iki koltuğu,kızım iki koltuğu kapattık zaman zaman yatarak  yolculuk yaptık.

Sınırdan geçerken evet artık pasaportlara kaşe vurulmuyor ama,Avusturya polisi otobüsü durduruyor ve pasaport kontrolü yapıyor.Yani Shengen vizeniz  geçerli olsun,pasaportunuz yanınızda olsun,yoksa sorun çıkabilir.
Otobüsümüz 11.30 da Ljubljana'ya vardı.Otogarın içinde bir noktada indirdi. Burdan devam ediyormuş  ,burası son durak değilmiş.

Şehir sabah saatlerinde her Avrupa şehri gibi sakin,sokaklarında tek tük insanların olduğu sessiz bir şehir.Biz ilk önce  Metalkova'yı görmek istedik.Otogara yürüme mesafesinde.Gündüzü ve gecesi çok farklı bir yer.

Aslında buraya ismini veren ,bir topluluk .Aynı Kopenhag'daki Kristiania gibi tanınmış bir alternatif kültür topluluğu.Kendi kendini "Özerk Kültür Bölgesi" ilan etmişler.
Bu alan  1911 yılında Avusturya-Macar ordusu tarafından yapılmış bir askeri kışla.Daha sonrada 1991 yılına kadar Yugoslav Ordusu kullanmış ,içinde cezaevi olarak kullanılan bir binada var.
Slovenya Yugoslavya'dan ayrılma kararı verdiğinde ordu burayı terk etmiş.Alan 12.500 m2 den ve yedi binadan oluşuyor.Askerler burayı boşalttıktan sonra gecekondular oluşmuş evsizlerin falan yaşadığı bir yer olmuş.Aynı zamanda bu topluluk,bu alanı yıkmak isteyen hükümete karşı protestolar düzenleyerek insanların desteğini sağlamış.

,Burada çeşitli kültürel aktiviteler düzenleyerek çeşitli sanat olayları gerçekleştirmiş. Buradaki eski cezaevi  Celica Hostel'e dönüştürülmüş ve bir kaç canlı müzik mekanı açılmış.Uluslararası festivaller düzenlenmiş,

Ancak Slovenya hükümeti hala bu alanı yıkmak için uğraşıyormuş ve alanın geleceği belirsizmiş.
Burası,gay(club Tiffany) ve lezbiyen(club Monoke) klüpleri,etnik,cinsel ve diğer azınlıklara açıkça sosyalleşme imkanı sunan az sayıda yerleşim yerlerinden biri.Bunun yanısıra bir çok sanatçının stüdyoları Metalkova'da bulunuyor.Bu alanda  hardcore'dan,jazz'a,,tecno'ya kadar birçok klüp  bulunmakta.Burası ile ilgili araştırma yaparken şöyle bir cümleye de rastladım''burası tamamen benzersiz ve öngörülemeyen bir şey yaşamak isteyenler için tartışmasız en karanlık varış yeridir.''
Tabi biz anne,kız dolaşırken böyle bir şey yaşamadık ama ufak bir dip not olarak belirteyim:
Ayrıca buradaki binaların dışlarıda grafitti sanatıyla boyanmış,fotoğraf çekmeyi sevenler için görülmesi gerek.Bu yüzden gündüz gidilmesini tavsiye ediyorum.

Şehir düz bir şehir olduğu için yürüyerek tüm şehir gezilebilir.Metalkova'dan çıktıktan sonra daha turistik yer olan Old Town'ın dar sokaklarından geçerek , Ejderha Köprüsü'ne(Zmajski Most,Dragon Bridge) ulaştık.Şehrin ortasından şehirle aynı ismi taşıyan Ljubljana Nehri geçiyor .Nehirin üzerinde bir kaç tane köprü var.

Bir tanesi de Ejderha Köprüsü.Köprünün her iki tarafına büyükçe dört adet ejderha heykeli kondurulmuş.Bu arada şehrin sembolü ejderha.Tüm turistik mağazalarda ejderha oyuncakları var.

Nehrin her iki yakasında da çeşitli kafeler,restourantlar sıralanmış.Hepside masalarını dışarılara atmışlar insanlar konuşup yemeklerini yiyorlar.

Buradan yürüyerek Preseren Meydanı'na(Preseren Square)ulaşılıyor.Bu meydanda dışı pembe olan Fransız Kilisesi ve üçlü köprü (Tromostovje Triple Bridge)ortadan araçların,yan köprülerden yayaların geçtiği köprü var.Burası çok turistik bir yer ve oldukçada kalabalık.

Bu meydana arkanızı vererek doğru yürüdüğünüz zamanda  Tivoli Parkı(Park Tivoli) varılıyor.
Biz parkı gezerken tüm şehrin katıldığı bir aktivite vardı.Her yer yemyeşil,alabildiğine çimen.İnsanlar çimenlere yatmışlar,kimisi top oynuyor,kimi güneşleniyor,kimi çocuklarıyla oyun oynuyordu.

.

Parktan çıktıktan sonra özgün mimarisiyle dikkat çeken Belediye Binası (Town hall of Ljubljana)nın olduğu Kent Meydanına ulaşabilirsiniz.Belediye Binasında çeşitli güzel sanatlar çalışmaları sergileniyormuş.Bu meydanda free wifi vardı,biz banklarda biraz oturarak dinlendik ve fotoğraflar çektik.

Yemek yemek için bizde nehir kenarındaki restaurantlardan birini seçtik.Et yemekleri yedik iki kişi 20-40 Euro arası hesap geliyor.Türkiye'deki et fiyatlarını gözönüne alırsak çok pahalı değil.Başka bir şekilde marketlerden hazır sandviç alırım gezerken karnımı doyururum dersen çok daha ucuza yemek yenebilir.

Şehrin ortasından nehir geçiyor demiştim,tabii ki tur tekneleri var.Saat başı  gezi teknesi var kişi başı 30 dk-5 Euro / 1 saat -8 Euro .

Dönüş için tekrar otogara geldiğimizde gece 00.00 idi.Fakat Flixbus söylediği saatte gelmedi.bizim gibi bekleyen 3 kişi daha vardı.Onlarda bizim gibi eyvah buralarda kaldık endişesi yaşadı.Hatta bir tanesi Azeri imiş,az Türkçe biliyordu,bizden fazla panik idi.Adam telefonla,mail ile araştırdı panik halde diğerlerinin yanına falan gitti,biraz bizle konuşup soruna çözüm aradı ama sorunu çözemedi.Neyse bir saat gecikme ile otobüs geldi,ama otobüse bir bindik resmen tıka basa idi.Bizim Ljubljana durağı ikinci veya üçüncü durakmış.Biz iki kişi idik ama hep tek kişilik oturma yeri kalmıştı. Bizim Azeri önde ve  iki kişilik koltuğu kapmış.Sonra onunla yer değiştirdik biz ana kız yan yana oturabildik.
Yine beş saatlik bir yolculuktan sonra 06.00 da Viyana'daydık.

Sonuç olarak  Ljublijana  görülecek yerler arasında ,şirin ,çok medeni  bir şehir.