KELEBEK ALTIN MIDIR?

Her ödül töreninin arkasından konuşulur. Bu durumun dünyada da böyle olduğunu, koskoca Oscar törenlerinin arkasından dahi hak eden ve etmeyen diye konuşulduğunu biliyoruz.  Bizim ülkemizde de gelenek bozulmaz ve herkesin arkasından konuşulduğu gibi bir ödül dağıtıldığında da arkasından konuşulur . ;))  Ödül alanların ödülü hak edip etmedikleri tartışılır. Sebepler, nedenler bitmez. Eleştirilir de eleştirilir. Bu arada ödülü alanlar mutludur. Alamayanlar, ödül verenlerin hak yediğini, emek vermeyenlerin ödülü aldığını dedikodu ederler. Kendi çalışmalarının görülmediğini savunurlar. Bazen haklıdırlar ama ödüller dağıtılmış ve alanlar evlerinde en güzel köşeye ödülü koymuştur. Zaten bu kişiler de zaman içinde  konuşmayı bırakır veya konuşsalar da gündem değişir ve sesleri duyulmaz! 

Bu törenlerin arkasından konuşulanların, belki de en önemlisi, katılanların ne giydikleridir. Törene nasıl katıldıklarıdır. Hangi modacı giydirmiştir. Saçları nasıldır. Kadınların makyajları konuşulur, taktıkları mücevherler gerçek midir? Çok önemli konudur!

İnsanların  şık ya da rüküş oldukları konusunda  nutuklar atılır. Çoğunlukla kadınların ne giydikleri tartışılır. Sonra bir kaç erkeğin de ne giydiği ayıp olmasın diye konu edilir. Ayrıca, kişilerin ödülü alırken sahnede ki konuşmaları da önemlidir.. Ödülün birine ithaf edilmesi dikkat çekiciyse uzun uzun bunun hakkında fikirler söylenir. Ya da sahnede yanlışlıkla veya bilerek, yapılan bir hareket günlerce anlatılır. 

Böyle bir tören geçen akşam yapıldı. Bir gazetenin verdiği, halk tarafından oy verilerek seçimlerin yapıldığı, söylenen ödüller, sahne ve televizyonda başarılı bulunanlara verildi. 

Uzaktan izlemek çok zevkliydi. :)) 

Bir kere kadınlar şıkır şıkır, erkekler karizmatikti. Erkeklerin, çoğu takım elbise giymiş, kravat takmıştı ama arada entel takılıp hırkasını giyip gelen de olmuştu. Hatta törenin son bir saatine üşenmeden, hazırlanıp, takıp takıştırıp koşa koşa giden de yok değildi. ;)) Pantene panosunun önüne geçip, karşısında gazeteciler varmış gibi pozlar verende vardı..;))

Pandemiden sonra böyle bir ödül törenini izlemek, belki de orada boy göstermek bence özlenmişti. Onları da hoş görmek gerek. :)) 

Bu özel gecede şık olanlar bir hayli fazlaydı. Ancak çaba harcayıp, kötü giyinenler de çoğunluktaydı. Sade giyinenler de abartılı giyinenler de dikkat çekmeyi başardı. Dekolteyi bol tutan kadar, abartmayan da vardı.  Hatta boynuna kadar kapalı giyinenler de vardı. Rahat kıyafetleri seçenler de, oldukça gösterişli giyinenler de görülüyordu. Anlaşıldığı üzere, gecenin  sonunda  tüm davetliler, titizlikle hazırlanmıştı. ;)) Kendine yakıştıranlar kadar onlara giydiklerini yakıştırmayan bizler de fikirlerimizi söyledik. ;)

En azından dedikoduculara oldukça malzeme çıkmıştı.;)) Bazıları cesurca ödül törenini eleştirdi. Korkusuzca, kıyasıya ve isim vere vere hem de! Bazıları da suya sabuna dokunmadan, kimseyi incitmeden, nazikçe ve kelime kullanma sanatını konuşturarak eleştirdi. :))

Mesela; sunucular hakkında atıp tutanlar duydum. Ne sıfatla sunmuşlar-mış! Ödül alanlar hep kendi kanallarında yayınlanan programlar-mış. O yüzden ödül almışlar-mış. Hak edenler de varmış ama o konuşmalar yapılmamalıymış. O giysiler yakışmamış ama diğer hanıma giydiği çok yakışmış. Giysiler fazla açıkmış, olmamış. Giysi fazla kapalıymış yine olmamış. Giyilen taklitmiş bu yüzden emeğe saygısızlıkmış. Saçlar olmuş, makyaj olmamış. Aslında elbise güzel olmamış  ama giyen elbisenin hakkını vermiş ve rahatsızlık yaratmamış! Kimi de rüküş kıyafet için modacıyı kırmamak adına, direk rüküş diyememiş de giyenin şirinliğinden dolayı kıyafet olmuş demiş. :/ 

Yine başka bir sanatçının giydiği elbise, aslında kadını tuhaf ve garip göstermiş. Öyle ki kadın resmen rüküş olmuş. Aslında herkeste bunu görmüş ama dillendirilememiş. Kör gözüme parmak derler bu duruma. :)))) Ancak eleştirmen nasılsa, bu kıyafet için modacıyı tebrik etmiş. Buradan anlıyoruz ki o modacı, eleştirmenin yakın arkadaşı. Şunu söylemem gerek yalnız, eleştirmek de bir sanatmış. ;)) Çoğunluğun bir başka rüküş olduğu yine görünen ama dillendirilmeyen, başka bir kıyafet için kelimeleri iyi seçerek eleştirmiş, eleştirmen.:/ Çünkü kıyafet yine dünyaca ünlü bir modacıya ait. ;)) Yine politik olunmuş, belli ki. ;) Kötü tek bir söz söylemeden elbisenin modacısı, yine alkışlanmış. Ne de olsa emek  söz konusu olan, sanırım. :))

Bazı güzel giyinen güzeller, hakkında ise konuşulmamış. Her halde onlar bu sıralar çok ünlü olmadıkları içindir.!  Popüler kültür meselesi herhalde!! 

Bu arada, ben de bu ödül gecesinde ki kendi favori şık giyinen kadınlarımı, listeledim. :)) Belli bir sıra olmaksızın beğendiklerimi yazdım.

"Bence" şık giyinen kadınlar: Demet Özdemir, Hadise, Hande Subaşı, Gökçe Bahadır, Melodi Elbirliler

"Bence" şık giyinen erkekler: Cemal Can,  Edis Görgülü, Enis Arıkan, 

"Bence" rüküş giyinen kadınlar ise; Ahsen Eroğlu, Rachel Araz, Melis Sezen, Ezgi Mola (rüküştüler ama kendilerinden bahsettirmeyi başardılar.;))

Yazıyı toparlamak gerekirse; ödül törenleri için ne kadar eleştiri ve tartışma olursa olsun ödül, yapılan çalışmanın doğru yapıldığı ve bir takım insanlar tarafından beğenildiğini gösterir. Ödül, takdir edilmektir. Bazıları ödül almak için çok hırslıdır, bazıları çalışmalarını bir ödül için yapmazlar. Bence ödül almak güzeldir. Ödül bir teşviktir, şevkle çalışmayı destekler, Her zaman  yeni fikirlerin çıkmasını sağlar. Bence her zaman ödüller verilsin. Her zaman böyle organizasyonlar yapılsın. Çünkü ödüller daha çok çalışmayı ateşler...

Ha unutmadan bu ödül töreni, Corona dan başka bir şey konuşmayanlara, kaos isteyenlere de  bol bol malzeme verdi. Buyrun tartışın, konuşun der gibi bir ödül töreniydi..... ;))