KARS-2
Kars'ta ikinci günümüzdü.
Görmek istediğimiz iki yer Ani Harabeleri ve Çıldır Gölü'ne gitmek için her türlü ayarlamalarımızı bir gün önceden yapmıştık.
Konum olarak iki yerde Kars'a uzak ve her ikisi de tamamen zıt noktalarda bulunuyor. Bütün gün bu iki yeri gezmekle geçeceği için ona göre planlama yaptık.
Ani harabeleri Kars'a 42 km,araba ile yarım saat sürüyor. Çıldır Gölü ise 90 km;bir buçuk saat kadar virajlı ve kardan dolayı bozuk bir kara yolundan gidiliyor. Çıldır Gölü'ne gidiş bir buçuk saat.
Bu iki yere gitmek için biz neredeyse önümüze her çıkana araba kiralamak istediğimizi söylediğimiz için bir çok kişiden fiyat alabildik. Sorduklarımızın çoğu da yardımcı olacaklarını söylediler.Mesela resepsiyondaki bayanın kardeşi ya da muavinin bir akrabası, şoförün abisi bu işi yapıyordu.Mutlaka Ani Harabeleri ve Çıldır Gölü'ne gitmek için bir araba bulacaktık.
Biz ilk önce ,havaalanından otele gelirken şoföre ve muavine sorduk,sonra kaldığımız otelden fiyat aldık,gezdiğimiz yerlerde sorduk.Hepsi aynı fiyatı verdi.Aslında sanki anlaşmış gibiler,farklı fiyat veren de yok. Her iki yere götürüp,bekleme sonucunda 300 TL dediler. Bize en güvenli gelen bir taksiyi ayarladık.
Sabah 09.00 gibi otelimizin kapısından taksi bizi alıp,iki yere götürecekti.Ekstra tarihi bilgiler verecek ufak bir Kars şehir turu yaptıracak ve en son otelimize bırakacaktı.Tarihi bilgiler veren bize cazip geldi ve anlaştık.
ANİ HARABELERİ:
Önce daha yakın olması sebebiyle Ani harabeleri'ne gitmek üzere yola koyulduk.Yarım saat kadar araba yolculuğunun sonucunda Ani harabelerine geldik. Yolda çok güzel manzaralar eşliğinde ilerlerken, şansımız yaver gitti ve bir kaç tane tilki de görme fırsatımız oldu. Ani Harabeleri'ne geldiğimizde şoförümüz buranın iki saatte gezileceğini,kendisinin kapıda bizi bekleyeceğini söyledi. Onun gibi bir çok araba da park etmiş ,içeriden çıkacak müşterilerini bekliyordu. Ani Harabeleri açık hava müzesi olduğu için;içeri girmek için kişi başı 8 TL gişeye ödeme yaptık ve heyecanla gezimize başladık.
Kaynaklar:
[1]://www.aniharabeleri.org/ani-bolgesi/selcuklu-kervan-sarayi
Görmek istediğimiz iki yer Ani Harabeleri ve Çıldır Gölü'ne gitmek için her türlü ayarlamalarımızı bir gün önceden yapmıştık.
Konum olarak iki yerde Kars'a uzak ve her ikisi de tamamen zıt noktalarda bulunuyor. Bütün gün bu iki yeri gezmekle geçeceği için ona göre planlama yaptık.
Ani harabeleri Kars'a 42 km,araba ile yarım saat sürüyor. Çıldır Gölü ise 90 km;bir buçuk saat kadar virajlı ve kardan dolayı bozuk bir kara yolundan gidiliyor. Çıldır Gölü'ne gidiş bir buçuk saat.
Bu iki yere gitmek için biz neredeyse önümüze her çıkana araba kiralamak istediğimizi söylediğimiz için bir çok kişiden fiyat alabildik. Sorduklarımızın çoğu da yardımcı olacaklarını söylediler.Mesela resepsiyondaki bayanın kardeşi ya da muavinin bir akrabası, şoförün abisi bu işi yapıyordu.Mutlaka Ani Harabeleri ve Çıldır Gölü'ne gitmek için bir araba bulacaktık.
Biz ilk önce ,havaalanından otele gelirken şoföre ve muavine sorduk,sonra kaldığımız otelden fiyat aldık,gezdiğimiz yerlerde sorduk.Hepsi aynı fiyatı verdi.Aslında sanki anlaşmış gibiler,farklı fiyat veren de yok. Her iki yere götürüp,bekleme sonucunda 300 TL dediler. Bize en güvenli gelen bir taksiyi ayarladık.
Sabah 09.00 gibi otelimizin kapısından taksi bizi alıp,iki yere götürecekti.Ekstra tarihi bilgiler verecek ufak bir Kars şehir turu yaptıracak ve en son otelimize bırakacaktı.Tarihi bilgiler veren bize cazip geldi ve anlaştık.
ANİ HARABELERİ:
Önce daha yakın olması sebebiyle Ani harabeleri'ne gitmek üzere yola koyulduk.Yarım saat kadar araba yolculuğunun sonucunda Ani harabelerine geldik. Yolda çok güzel manzaralar eşliğinde ilerlerken, şansımız yaver gitti ve bir kaç tane tilki de görme fırsatımız oldu. Ani Harabeleri'ne geldiğimizde şoförümüz buranın iki saatte gezileceğini,kendisinin kapıda bizi bekleyeceğini söyledi. Onun gibi bir çok araba da park etmiş ,içeriden çıkacak müşterilerini bekliyordu. Ani Harabeleri açık hava müzesi olduğu için;içeri girmek için kişi başı 8 TL gişeye ödeme yaptık ve heyecanla gezimize başladık.
Ani Harabeleri ipek yolu üzerinde bir kültür şehri. Kuruluşu Milattan önceki asırlara kadar uzanıyor. Şehir Arpaçay'ı kenarında ve Ermeni,Bizans,Selçuklu,Gürcü,Osmanlı kalıntıları bulunuyor. Ani harabeleri 78 hektar alana yayılmış bir şehir. Hali hazırda Arpaçay Ermenistan ile Türkiye'yi sınır olarak ayırıyor.Ani harabeleri'nden bakıldığında Ermenistan toprakları görünüyor.
Şehrin sınırları içerisinde çeşitli ibadethaneler (camiler,kiliseler) ticarethaneler imalathaneler, hamamlar,kervansaraylar,çeşitli sosyal hizmet yapıları,saraylar,konutlar bulunmakta.Hatta bir ara bu kalenin sınırları içerisinde yaşamını sürdüren nüfus 100.000'i geçmiş.Hava şartları elverdiği sürece,hala kazı çalışmaları devam ediyor.
Harabeleri dolaşmak için ücreti ödedikten sonra büyük surdan içeri giriliyor, kocaman iki sur arasındaki kapı hala dimdik ayakta.Sonrasında sol tarafı takip ederek dolaşılırsa büyük bir yuvarlak çizerek tüm harabeler dolaşılabiliyor.Yerlerde kar da yoksa yürüme yolu taşlarla belirlenmiş.Takip edilirse düzenli bir şekilde geziliyor.
Tigran Honents Kilisesi :
Bir Ermeni Kilisesi. M.S.1215 yıllarında bir tüccar tarafından yapılmış.İçerisi zengin fresklerle süslenmiş.
Büyük Katedral(Fethiye Camii)
987 yılında inşaasına başlanmış.1010 yılında bitirilmiş.Binanın mimarı İstanbul Ayasofya kilisesinin onarımını yapan Trididat Mendet imiş.
Manuçehr Camiisi ve Türbesi:
Selçuklu Emiri Manuçehr tarafından 1071-1072 yıllarında inşaa edilmiş.Şehre bağlanan İpek Yolu'nu kontrol edilebilen tepenin üstüne kurulmuştur.Minaresinin üzerinde ''Bismillah'' yazısı bulunmaktadır.Ayrıca içeride ki pencerelerden bakıldığında Arpaçay'ının manzarasını görmek mümkün.
Abughamrensts Kilisesi :
Muhtemelen 10.yy da inşa edilmiş bir ibadethane.Ani Harebeleri deyince sembol olmuş bir yapı.
Selçuklu Kervan Sarayı:
12.yy başlarında yapılmış.Özellikle sarayın girişini oluşturan portal kapı Selçuklu Mimarisi'nin en güzel işçiliğini sergileyen yıldız motiflerden oluşmuştur. [1]Hala kazısı devam ediyor.
Ani Harabe'leri Türkiye'min her yerindeki gibi,nadide bulunan tarihi yerlerden.Ancak her yerdeki gibi kıymeti bilinmeyenlerden.Yine iç mekanlar,dış mekanlar fark etmiyor her yer bizim insanımız tarafından tahrip edilmiş.Duvarlara isimler kazınmış,beyaz tebeşirlerle kocaman kocaman isimler yazılmış,freskler yine kazınarak silinmiş..Çok üzücü!!
Ani Harabeleri'ni şoförümüzün dediği gibi tam olarak iki saatte gezdik.Fazlada acele etmedik aslında.Fotoğraflar çektik,bakındık,sallana sallana gezdik ama tam tamına iki saatte harabeler bitmişti. Bizi getiren taksi haklı çıkmıştı.
ÇILDIR GÖLÜ :
Çıldır Gölü daha önce de bahsettiğim gibi,Ani Harabeleri'nin tam zıttı yönünde bulunduğu için Kars merkeze araba ile bir buçuk saat mesafede.Fakat araba ile giderken sağlı sollu mükemmel manzaralar bulunuyor.Fotoğraf severler için şahane göl ve kar manzaraları bulunuyor.Yani sıkılmadan sanki beş dakikada göle varılıyor.
Çıldır Gölü 123 m2 yüz ölçümü 42 m.derinliğine sahip. Çıldır Göl'ünün yarısı Ardahan yarısı da Kars il sınırları içerisinde.Deniz seviyesinden 1959 m.yükseklikte.Doğu Anadolu Bölge'sinin en büyük ikinci tatlı su gölü. Yılın sekiz ayı hava şartlarının eksilerde olmasından dolayı göl tamamen donuyor.
Gölün üzerinde atların çektiği kızaklarla,jet skilerle geziler düzenleniyor. Bizi göle götüren taksi şoförünün söylediğine göre bir gün önce bir araba gölün üzerinde dolaşmış.Bizde ailece gölün ortasına kadar yürüme fırsatını yakaladık. Muhteşem bir deneyimdi.
Bizim gittiğimiz nokta Atalay'ın Yeri diye geçen balık lokantasının olduğu yer. Burası gölün en uzak noktası imiş.Buradan 30 km.öncede başka bir lokanta var.Bazı taksiciler bu bahsettiğim lokantaya kadar getirip aynı parayı alıyorlarmış.Ancak Atalay'ın Yeri göl manzarasının en iyi fotoğraf veren noktası.
Atalay'ın Yeri ufak bir lokanta.Gölden çıkan sarı balık burada pişiriliyor. Menü,fiks menü şeklinde hazırlanmış kişi başı balık,salata,turşu,ezme,isli peynir,helva ve içecek 40,-TL. Balık biraz fazla kılçıklı ancak elle yendiğinde,tadı bir başka tatlı su balığı için çok lezzetli.
Gölün üzerinde bizim gibi yürüyen diğer insanlar ile göl çok renkli bir manzara veriyor.
Yürüyüşlerimizi tamamladıktan sonra arabamıza bindiğimizde aynı şahane yolu takip ederek, ,bol bol fotoğraf çekerek Kars merkeze geri döndük.
Fethiye Camii:
Kars merkeze gelince güzel bir yapı olan Fethiye Camii'ni de gezdik. 19.yy Rusların Kars'ı işgali sırasında kilise olarak inşa edilen yapı, Kars'ın kurtuluşundan sonra camiye çevrilmiş.
Şöförümüz ile sohbet ederken Kars'a özgü bal ,kaşar peyniri,tereyağ alabileceğimiz yine tanıdık bir yere bizi bırakmasını rica ettik.En iyi ve uygun fiyatlı peynirlerin Kars'ın içinde eski otogar diye geçen semtte bulunacağını öğrendik.Eskiden otogarın bulunduğu,şimdi ise bir sürü süt ürünleri satan dükkanların olduğu yer burası. Kendi kendimize de gitsek illa birinden alışveriş yapabilirdik ama şoförümüzün önerdiği yerden almayı uygun bulduk.Biz şehir merkezinde de fiyatları araştırmıştık. İstanbul'a göre peynir,bal fiyatları Kars genelinde ucuz. Kaşar peyniri kg.30,- TL,petek bal fiyatı da kg.60,-TL Şoförümüzün tanıdığı Alioğlu Ticaret'den alacaklarımızı aldık. Alışverişimizi yaptığımız yer İstanbul'dan aranırsa hesap numarası veriyorlar,ücreti yatırıp, kargo ile siparişi Türkiye'nin her yerine gönderebiliyorlar. Şunu da belirtmeden geçemeyeceğim. Uçak ile dönüş yapılacaksa havayolları kargo bile olsa bal,pekmez gibi sıvıları taşımıyor. Biz petek bal aldığımız için sorun yaşamadık,en iyisi aldıklarını kargoya vermek.
Akşam yemeği için yine araştırmalarımız sonucunda bulduğumuz Hanımeli Ev Yemekleri isimli lokantada,yemediğimiz başka Kars yemeklerini yemeye gittik. Faikbey Caddesi'nin neredeyse sonunda,bulunan lokanta ufak,sevimli bir yer. Akşam 21.00 gibi aşık atışmalarının da yapıldığı bir yermiş.Lokantaya girince rezevasyon soruluyor ama gelenler de geri çevrilmiyor.
Hepimiz revan köftesi istedik.Kıyma ile büyükçe bir köftenin içine ekşi erik konularak pişirilen,yanında pilavı ile servis edilen sulu bir yemek.
Yemeğimizi de yedikten sonra ertesi günkü Doğu Ekspresi yolculuğu için alışveriş yaptık.Doğu Ekspresi ile yolculuk bilindiği üzere 24 saat sürüyor.İhtiyacımıza göre yaptığımız market alışverişlerimiz ile otelimize geri döndük.
Beni Doğu Ekspresi ile yapılacak tren yolculuğu çok heyecanlandırıyordu. Bu kadar heyecanlandırmasının bir sebebi de uzun bir tren yolculuğu bu zamana kadar hiç yapmamış olmaktı.
Her insan yapıyor mu bilmiyorum ama ben hayatım boyunca yapmak istediklerimi sırasıyla bir liste haline getirmiştim.İşte bu listemde bu kadar uzun,aynı zamanda nostaljik bir trenle yapılacak bir tren yolculuğu vardı. Şimdi listeden biri daha tamamlanacaktı. Yarın ki yolculuk benim için bu yüzden de önemliydi. :))
[1]://www.aniharabeleri.org/ani-bolgesi/selcuklu-kervan-sarayi
Yorumlar
Yorum Gönder