DİZİ TAVSİYESİ
Televizyonda özellikle kış aylarında bir çok dizi yayımlanıyor. Bazılarını sonuna kadar izliyorum ama bazılarının konusu bir zaman sonra saçmalamaya başladığı için izleyemediğim diziler oluyor. Türk dizilerinin hem süreleri çok uzun hem de bir zaman sonra konu açısından sıkıştıkları için oyuncuların uzun uzun bakışmaları ile dizilerde zaman harcanıyor. Bir de konunun içinde geri dönüşler ''flashback'' yaparak,izlediğimiz yerleri tekrar tekrar veriyorlar,bu da sıkıcı oluyor. Bu bakımdan Türk dizilerini bir yerden sonra bırakıyor um ve izlemiyorum.Şimdilerde internetten yayınlanan diziler pek popüler. O dizileri de takip etmeye çalışıyorum. Ancak tercihim yabancı diziler oluyor. Yabancı dizilerin konuları çok değişik olduğundan, sonunu tahmin etmek güç, bu yüzden yabancı diziler tercih sebebim oluyor.
Bu aralar bir çok yerde tavsiye edilen yabancı bir dizi dikkatimi çekiyordu. Dizinin adı ''The Sinner'' Türkçe ''günahkar'' olarak çevirebiliriz .Bir türlü diziyi izlemeye vakit ayıramamıştım. Sonunda boş bir vaktimde izleyebildim. Bahsettikleri kadar varmış. Ben beğenerek izledim. Dram ve polisiye sevenler için soluksuz izlenebilir. ''The Sinner'' baş rolleri Jessica Biel ve Bill Pullman paylaşıyor. Alman yazar Petra Hammesfahr'ın aynı adlı romanından televizyona uyarlanmıştır. İmdb puanı ise 8.0 olarak verilmiş. Dizi 8 bölümden oluşuyor. Kısa sürede izleyip ,hemen bitmesini istiyorsanız,fazla sabrım yok diyorsanız 8 bölüm de bitiyor.
Dizinin konusunu, sonunu söylemeden anlatmaya çalışayım:
''Cora ,küçük bir kasabada eşi ve küçük bebeği ile rutin hayatını yaşayan aynı zamanda çalışan bir kadındır. Çalıştığı zamanlarda bebeğine evde olan kayınvalidesi bakmaktadır. Eşinin ailesi ile yan yana evlerde yaşamaktadırlar. Cora'nın halinden ve tavırlarından yaşantısından pek memnun olmadığı bellidir. Bir tatil gününde eşi ve oğlu ile göl kenarına giderler. Cora göle gireceğini söyleyerek çocuğunu eşine teslim eder. Niyeti intihar etmek olan Cora göle girer ama intihar edemez. Gölden çıktıktan sonra oturduğu yerde bebeğine, elindeki bıçakla elma soymaya başlar. Hem elmayı soyar hem de tam önlerinde oturan iki çift dikkatini çeker. Gençler gülerek,şakalaşarak biraz yüksek sesle müzik dinleyerek eğleniyorlardır. Cora bu eğlenen çiftlerden gözünü alamaz,dikkatlice onları izler. Sonra birden Cora önlerinde oturan çiftlerden birine saldırır. Çiftin erkek olanını bıçaklayarak öldürür. Kocası ve etraftakiler neye uğradıklarını şaşırırlar. Bıçakladığı adam orada ölür. Polis gelir ,Cora tutuklanır ve Cora suçunu kabul eder. Fakat karakolda bu olayla ilgilenen baş komiser Cora'nın söylediklerinden şüphelenir. Cora'nın konuşmalarını yeterli bulmaz. Sonrasında baş komiser olayı daha derin araştırır ve Cora'nın hayatındaki üzücü,travmatik olaylar sırasıyla ortaya çıkar...''
Polisiye ve dram sevenlere tavsiye ediyorum,mutlaka izleyin.
Merak ettim. En yakin zamanda izleyecegim! :)
YanıtlaSil