BUNU HİÇ BEKLEMİYORDUM!

4 şubat benim doğum günüm.

Her insan için doğum günü demek; yeni bir yaş, yeni bir yıl, yeni bir hayat demektir. Doğum günü demek bir yaş daha büyümek demektir. İnsanlar doğum günü geldiğinde, yeni bir yaşa girmeyi heyecanla, coşkuyla, sevdikleriyle beraber kutlamak isterler. Bu özel günde herkes pastasındaki mumları üflemeyi, bir mesaj yada telefon ile yakınları tarafından anımsanmayı bekler. O özel günde yeni yaşının kutlanmasını duymak ve doğum gününde hatırlanmak bazıları için sevildiğini bilmektir. Böyle bir şeyi yaşamak o kişiler için mutluluk sebebidir. O özel günde yakın sandığı kişiler doğum gününü hatırlamadıysa, doğum günü çocuğu kırılır ve üzülür.



Bende eskiden doğum günümde hatırlanmadığım için buna kafayı takan biriydim. Herkes gibi o özel günde aranmak isterdim, hatırlanmak isterdim. Sevdiğim biri doğum günümü hatırlamadıysa ona sitem ederdim, kırılır, darılırdım. Telefonla aramayanları kara listeye yazar, ben de onlara, aynı şekilde davranırdım.  Fakat artık böyle şeyler benim için hiç önemli değil. Telefonla aranmak ya da bir mesajla doğum günümün kutlanmasını hiç kimseden beklemiyorum. Doğum günümde artık hediye almayı yada bir sürprizle karşılaşmayı ummuyorum. 

Son iki senedir benim bir tanecik kıymetlim, canım, ciğerim, nefesim, güzel kızım benim için babasını da  organize ederek doğum günüm için sürprizler hazırlıyor. Bu sürprizlerde de çok başarılı, bana hiç bir şey sezdirmiyor. 



Canımın içi kızım, bu sene doğum günü sürprizi olarak, güzel bir restoranda akşam yemeği planlamış. Restoranı araştırmış, yeri bulmuş, o gece için rezervasyon yaptırmış. Sonrasında da güzel kızım,sürprizi bana belli etmemek için gündüz için ayrı bir program daha yapmış. İkimiz bütün gün beraber gezip, dolaştıktan sonra babasıyla tesadüfen karşılaşmış gibi yaptılar. Böylece kızım, hepimizin bir araya gelmesini sağladı. Ben hep beraber olduğumuz için sevinçli bir halde o anın keyfini sürmeye devam ederken, baba kız beni bir restorana götürdüler. Sürprizi ancak restorana girince anladım. :)))

İkisi bu tesadüf buluşmanın doğum günüm için olduğunu restoranda bana anlattılar.   O anda bir çok duygu yaşadım. Öncelikle sürpriz beklemediğim için şaşırdım, gözlerim doldu,durumu anlayamadığım için hayıflandım, sonra beraber olduğumuz çok mutlu oldum. Tam anlamıyla sürpriz bir doğum günü yemeğiydi. :)))



Sürpriz yapılması beni çok mutlu etti ama başta da dediğim gibi artık doğum günü benim için özel bir gün değil. Belki  bir hayat yarılandığı için, bir şeyler yaşamış ve dersler alındığı için bana önemli gelmiyor. Belki de bazı şeylerin farkına vardığım ve olgun bir insan olmaya başladığım için önemli değildir. Esasen bir çok acı yaşamak, insanların iki yüzlülüğünü görmek, yalan söyleyenleri fark etmek, sahte insanları ayırt etmek, en son da sevdiklerimin vefat etmesiyle beraber, değiştiğimi hissediyorum. Bunun sonucunda da özel günler benim için önemini yitiriyor ve kimseden hiç birşey beklemiyorum. 

Artık  Ayşe aramamış, Fatma aramamış, Ali'ye küseyim, seneye ben de Veli'ye aynısını yapayım, ben de Ahmet'i aramayayım diye düşünmüyorum. Yani bunlarla kendimi yiyip bitirmiyorum. Ümit ettiklerimi en düşükte tutarak, kendi hayatıma bakıyor, en iyiyi yaşamaya uğraşıyorum.


Diyeceğim o ki ; yaşamdan beklediklerimiz ne kadar az olursa o kadar çok mutlu olunuyor.
Ben bunu yapıyorum, size de tavsiye ederim.

Bu arada;  HAPPY BELATED BIRTHDAY TO ME  ;))



. . 







Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

YAHYA EFENDİ TÜRBESİ'NİN GİZEMİ!

KRAKOW

SERGİ MEKANI- MEŞHER