2019 İSTANBUL MARATONU

Sporun; vücut sağlığına en yararlı şeylerin başında geldiğini hepimiz biliriz. Bilinçli spor ile sağlık sorunlarından dahi kurtulabiliriz. Sporun insanlara olan faydalarından bazılarına örnek verirsek; yaşam kalitemizi ve bağışıklığı artırır, kanser riskini azaltır, stresle başa çıkmamıza yardımcı olur. Ayrıca kilo kontrolü sağlar, enerji verir, yeni insanlarla tanışarak neşelenmeye, eğlenmeye yarar sağlar. Çünkü spor, mutluluk hormonu diye bilinen seratonin ve endorfin  hormonlarının  salgılanmasını artırır. 

Ben de yıllardır beden sağlığım için spor yaparım. Sanat faaliyetlerini sevdiğim kadar spor aktivitelerine de bayılırım. ;)) Zaman zaman doğada bazen deniz kenarında ya da şehir içinde yürüyüş yaparak zinde kalmaya çalışırım. :))

İstanbul Boğazı

Spor yapmakla ilgili, İstanbul'da yaşıyorsanız çeşitli firmaların düzenlediği aktivitelere dahil olabilirsiniz. Bu etkinliklerin en büyüğü ise İstanbul Maratonu'dur. İstanbul Maratonu her yıl  iki kıta arasında koşulmaktadır. Maratonda 15 km ve 42 km profesyonel sporcuların koştuğu etaplardan başka 8 km halk koşusu da bulunuyor.  Bu koşunun özelliği, Boğazın incisi olan 15 Temmuz Şehitler (Boğaz) Köprüsü'nden yürüyerek geçmektir.

15 Temmuz Şehitler Köprüsü

Bizde bu sene ailece İstanbul Maratonu'nuna dahil olan , halk koşusuna katılmayı planladık. Bizim için yürüyüş yapmak öncelikti ama köprüden yürüyerek geçme fikri kayıt olmak için yeterliydi. ;))

                                  

Köprüden bilindiği üzere, sadece motorlu taşıtlarla geçiliyor. Yayaların köprüden geçmesi yasak.  Maraton sayesinde bir çok insan köprüden yürüyerek geçme imkanına sahip oluyor. Bu yüzden İstanbul Maratonu'ndaki halk koşusu daha cazip hale geliyor. Çünkü maratonu bahane eden insanlar, köprüden geçmek için bu aktiviteye katılıyor. Bu etkinliğin ismi Halk Koşusu ama koşan insan sayısı parmakla sayılacak kadar az oluyor. Çoğu insan koşmuyor manzaraya bakarak yürüyor. Hatta köprü üstünde piknik yapanlara da rastlayabilirsiniz. Bir çoğuda etrafı izleyerek fotoğraf çekiyor.

Bu halk koşusuna daha önce 2015 yılında katılmıştım. İlk sefer yapılan şeyler bende her zaman heyecan yaratır. O zaman köprüden geçerken  çok heyecanlanmıştım.  Bu sefer heyecan yoktu ama yukarıdan Boğazı izlemek şahaneydi. Şansımıza kasım ayı olmasına rağmen, pırıl pırıl parlayan bir güneş vardı. Güneş gökyüzünde yürüyüş boyunca bize eşlik etti. ;))                                         

2015 yılında katıldığım maratona göre bu sene ki daha kalabalıktı. Ayrıca o sene maratonda dikkat çekici ve çeşitli kılıklarda yürüyen insanlara da rastlayabilirdiniz. Bu yıl ise katılımcılar arasında ilginç kıyafetli insanlar çok çok azdı.

Bu senede her sene olduğu gibi maratonun bir sloganı vardı.  ''İstanbul senin, durma koş'' sloganı ile koşu 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nün Anadolu Yakasından başladı. Sabah 07.30- 08.20 saatleri arasında, katılımcılar Avrupa Yakasın Mecidiyeköy'den kalkan ücretsiz İETT otobüsleriyle  Anadolu Yakası Altunizade'ye taşındı. Toplanan vatandaşlar ilk önce 15 km ve 42 kilometrelik maratonun koşulması ve sporcuların köprüyü geçmesini beklemek zorunda kaldılar. Kademeli olarak,  üç seferde, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ne Halk Koşusu için start verildi. Çünkü katılan vatandaş sayısının 100 binin üstünde olduğu,  söyleniyordu. Koşunun köprüye zarar vermemesi için bir süredir bu yöntem uygulanıyormuş. 

Anadolu Yakasından başlayan Halk Koşusu 8 kilometrelik parkurun sonunda Beşiktaş, Dolmabahçe'de bitiyordu. Maratonu söylenen yerde bitirmeyenler de çoğunluktaydı.;))  Zincirlikuyu sapağından metrobüse doğru yürüyerek evine dönenlerde oldukça fazlaydı.

Köprünün üstünde yoğun güvenlik önlemleri alınmıştı. Her yerde sivil yada üniformalı polisler ve zabıtalar görev yapıyordu. Halk Koşusunda aralarında bir çok sivil toplum örgütü de kendi faaliyetlerini duyurmak için koşuya katılmıştı. Bazı ebeveynler de bebek arabasında ya da kucağında küçük bebeğiyle Halk Koşusundaydı. Ayrıca yasak olmasına rağmen bisikletle koşuya katılanlar da vardı. 

Güzel ve renkli bir o kadar da eğlenceli bir gündü. Maraton sayesinde hem ailece spor yaptık 8 kilometre yürüdük hem de sosyalleşerek rahatladık. Yeni haftaya çok sağlıklı bir giriş yapmak için enerjimizi topladık. Gün sonunda da yaşamımız için, beden ve ruh sağlığımız için bir şeyler yapmış olmaktan mutluyduk.:)) 

Sizde yaşamınız boyunca spor yaparak kendinize yatırım yapın. Sağlıklı olmak için her anı değerlendirin. Maratonun sloganınından ilham alarak;  daha güzel yaşamak ve yaşlanmak için, durmadan, hep yürüyün. ;))