Mavi Boncuk

Sinema , tiyatro ve konsere gitmeyi her zaman sevmişimdir. Saydığım sahne sanatlarına bir de müzikali dahil etmek gerekir. Müzikal ülkemizde belki de maliyetli olduğu için, çok az yapılan  bir sahne gösterisidir. Ülkemizde müzikal az yapıldığı için zaman zaman  yurt dışından, şehrimize bazı müzikaller gelir. Biz de böyle gösterilere v akit buldukça ailece gitmeye çalışırız.    Şimdilerde Hindistan'dan gelen bir müzikal, 26 Kasım - 1 Aralık tarihleri arasında Zorlu PSM'de meraklılarını bekliyor.  Bu arada bahsettiğim müzikal Beyond Bollywood adında bir Hint müzikali ! Bu müzikale bu hafta sonu gitmek için, uzun zaman önce bizde bilet almıştık. İzlemeye heyecanla gittik ve adeta büyülendik. Müzikal, etkileyici olduğu kadar, oldukça renkli bir gösteriydi. Ne de olsa bir Hint müzikaliydi. ;)) Müzikal, dans ve müzikle  diyalogların olaylarla bütünleştiği duygusal ve  eğlenceli hikayesi olan bir gösteriydi.  Kendine has müziği ile canlı ve renkli kostümleriyle,  oy

Bu sefer, bir sergi salonundan bahsedeceğim. Burası, İstanbul'da Taksim, İstiklal Caddesi  üzerinde Vehbi Koç Vakfı (VKV) tarafından Eylül 2019 da açılmış olan bir sergi salonu. Kim Simonsson- Yosun insanlar Sergi salonunun adı çok ilginç; Meşher. Meşher; Osmanlı Türkçesi'nde  ''sergi mekanı'' anlamına geliyormuş. Sergi salonunun olduğu apartman, daha önce  Vehbi Koç Vakfı'nın çağdaş sanat alanı, Arter'e ev sahipliği yapmış.[1] Bertozzi&Casoni- İlkbahar-yaz Şimdilerde burada 13 Eylül - 22 Aralık 2019 arasında Kalıpları Aşınca, Mit, Efsane ve Masallarla Avrupa'dan Çağdaş Seramik sergisi var. Christie Brown- Mutlu kuzu Burada ki sergiden biraz bahsedeceğim. Aşağıdaki bilgiler Meşher'in web sitesinden alıntıdır. Kalıpları Aşınca: Mit, Efsane ve Masallarla Avrupa’dan Çağdaş Seramik, farklı kültürlere ait, kuşaktan kuşağa aktarılan mitlerin günümüzdeki yankılarının ilham verici bir güncel sanat

Bütün hafta, sabah erkenden uyanıp, gün boyunca kapalı ofislerde, geç vakitlere kadar çalışanların cumartesi ve pazar günleri doğal olarak dinlenme ve gezme günleridir. Hayatımızı devam ettirebilmek, yaşamsal ihtiyaçlarımızı karşılamak için çalışmak, para kazanmak tabii ki çok gereklidir. Ancak hafta sonlarını verimli geçirirsek hafta başında işimize daha iyi başlayabiliriz. Çalışanlar için hafta sonu havanın güzel olması, cumartesi,pazar günlerinde zaman geçirmek için önemli. Her hafta hava güzel olmuyor, bu pazar günü şansımıza hava güzeldi.  Bizim evdekilerde bu güzel havayı fırsat bilip pazar gününü dışarıda geçirmek istediler.  Güneş gökyüzünde kasım ayının sonu olmasına rağmen hala pırıl pırıl parlıyordu. Biraz da evden dışarı çıkmayı, güneş teşvik etmiş olabilir. ;)) Evden çıkarken nereye gideceğimize karar vermemiştik, arabamıza binince gideceğimiz yere karar verdik. Deniz kenarına gitmeye karar vermiştik. Deniz kenarı denilince hele de İstanbul'daysanız tabi ki

Nemrut Dağı'na çıkmak, güneşin doğuşunu yada batışını, kocaman taş heykellerle birlikte izlemek, çoğu insan için şüphesiz ki şahane bir deneyimdir. Herkesi bilmem ama  bu raya gitmek, benim yaşarken yapılacaklar listemde olan bir maddeydi. Çünkü heykellerin gizeminin hala tam olarak çözülmemiş olması ve ayrıca 1. yüzyıldan günümüze kadar formlarının bozulmamış olması, bende onları görmek için ayrıca bir merak uyandırıyordu.  Heykeller sadece benim değil , dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen turistler tarafından da ilgi görüyor.  Hatta Nemrut dağı 1987 yılında UNESCO Dünya Miras listesi'ne kaydedilmiştir. Dünya Miras Listesi'ne kayıt edilmesi demek;  o yerin olağanüstü  evrensel değerinin  dünya çapında kabul edilmesi  anlamına gelmektedir.                                       Tüm bu etkileyici unsurlar bir araya gelince, Nemrut Dağı'nın zirvesine çıkmak benim için yeterli bir sebepti. Tabi bunlardan başka;  daha önce dağın yakınına kadar gidip Nemrut Dağı'na

''Sanatsız kalan bir toplumun, hayat damarlarından biri kopmuş demektir.''  Mustafa Kemal Atatürk'e ait olan bu sözün çok değerli olduğunu, sanat faaliyetlerini gezip, değişik eserleri görünce bir kere daha anlıyorum. Günümüzde sanat deyince artık çoğunlukla anlaşılan çağdaş sanat ve modern sanat oluyor. Yeni nesil sanat anlayışı hakkında olan sergiler, günümüzde oldukça fazla yapılmakta. Modern sanatın ise artık günümüz sanatçıları tarafından daha çok tercih edilen ve daha çok seçilen bir akım olduğunu böyle sergiler düzenlendikçe daha iyi görüyoruz. Mürgel Argunağa-Saklambaç Modern sanatı gördükçe de anlıyoruz ki; bu sanat akımı geleneksel kuralların dışında yapılmaktadır. Hatta modern sanatın içinde olan akımlar ise ( kavramsal sanat, optik sanat(op art), fovizm(yırtıcılık), sürrealizm, soyut dışa vurumculuk vb.) 20. yüzyıldaki insanların yaşantısına bir soru-cevap olarak da anlaşılabilir.  İşte tam da böyle bir sanat aktivitesi olan Base , kısa süreli o

Sporun; vücut sağlığına en yararlı şeylerin başında geldiğini hepimiz biliriz. Bilinçli spor ile sağlık sorunlarından dahi kurtulabiliriz. Sporun insanlara olan faydalarından bazılarına örnek verirsek; yaşam kalitemizi ve bağışıklığı artırır, kanser riskini azaltır, stresle başa çıkmamıza yardımcı olur. Ayrıca kilo kontrolü sağlar, enerji verir, yeni insanlarla tanışarak neşelenmeye, eğlenmeye yarar sağlar. Çünkü spor, mutluluk hormonu diye bilinen seratonin ve endorfin  hormonlarının  salgılanmasını artırır.  Ben de yıllardır beden sağlığım için spor yaparım.  Sanat faaliyetlerini sevdiğim kadar spor aktivitelerine de bayılırım. ;)) Zaman zaman doğada bazen deniz kenarında ya da şehir içinde yürüyüş yaparak zinde kalmaya çalışırım. :)) İstanbul Boğazı Spor yapmakla ilgili, İstanbul'da yaşıyorsanız çeşitli firmaların düzenlediği aktivitelere dahil olabilirsiniz. Bu etkinliklerin en büyüğü ise İstanbul Maratonu'dur. İstanbul Maratonu her yıl  iki kıta arasında koşulmak