Mavi Boncuk

Dünyanın başına bela olan Corona Virüs ile mücadele; can kayıplarının çoğalmasıyla korku salmaya devam ediyor. Böyle olunca da bu virüsü kontrol edebilmek için yetkililer, insanlara evde kalmaları yönünde duyurular yapıyor. Sağlık Bakanı herkesin kendi ohalini ilan etmesini ve zorunlu olmadıkça sokağa çıkmamalarını tavsiye etti. Bunun sonucunda da yapabilenler iş yerine gitmeden evden çalışmaya başladı. Okulların tatili 30 Nisana kadar uzatılarak, uzaktan eğitime devam ediliyor. İstanbul'da toplu taşımalara binen kişi sayısı yüzde 80 azalmış. Sokaklar ve caddelerde çok az insan dolaşıyor. Tabi buna karşın bana bir şey olmaz diyen insanlar da yok değil. Özellikle akşama doğru sokağa çıkan insan sayısında artış gözleniyor. Bunları görünce de benim korkularım çoğalıyor. Corona Virüs salgını yüzünden ben de zorunlu hallerde yani market ve manav dışında evden dışarı bir haftadan beri çıkmıyorum. En son geçen cuma günü 19 Mart 2020 günü dışarı çıkmıştım. Bugün tam olarak bir haftad

COVID19 ya da Corona Virüsü;  diğer ülkelerden sonra Türkiye'de de görülmeye başladı. İlk korona vakası ülkemizde, 11 Mart 2020 günü açıklandı. Şu anda her gün Sağlık Bakanlığı hasta sayısını ve hayatını kaybeden kişi sayısını düzenli olarak halka açıklamaya devam ediyor. Bugün itibariyle ülkemizde hasta sayısı; 1872 kişi, hayatını kaybedenlerin sayısı ise 44 kişi ama her gün bu sayı artıyor. Ancak hastanelerde bu rakamlardan daha fazla hasta olduğu da dedikodu olarak, kulaktan kulağa dolaşıyor. Ancak ben, yetkililere inanmak istiyorum. :)) Bu virüs için grip virüsü deniyordu. Ancak ülkemizde can kayıplarına sebep olunca daha detaylı olarak belirtilerini ve sonuçlarını öğrenmeye başladık. Hele de kronik bir başka hastalığı olanların bu virüsten kurtulamadığı ve daha çok, 65 yaş üstü kişileri etkilediği ve ölümüne neden olduğunu görmeye başladık. Tabi bu hastalık genç ve orta yaş gruplarını da etkiliyor, fakat söylenenlere göre; bu kişiler hastalığı hafif atlatarak iyileşiyormu

Güzel kızım, cadı kızım; Funda'm.. Evimin güneşi, hediyem, hayatımın ışığı, nefesim, kızımmm.  Bugün doğum günün. Doğum günün kutlu olsun, canımın içi... Sinin için ne dilesem, senin için ne istesem sanki hep az istemişim gibi geliyor. Annelik duygusu herhalde... Yeni yaşın için duygularımı ve dileklerimi bir kaç senedir, burada yazıyorum. Geçen seneki yazıya baktım oldukça uzun yazmışım.;)) Bu sefer  uzun uzun yazmak niyetinde değilim! ;)) Yazımı  kısa tutmaya çalışarak, bu özel güne ait bir anı kalması için bir şeyler yazmak istedim. ;)) Öncelikle, seni çok sevdiğimi, yazarak başlamak istiyorum. Yalnız; seni seviyorum dediğimde, bana hep eksik ve az söylemişim gibi geliyor. Çünkü, bazen sevgimi sana söylemekte veya göstermekte, yeterli bulmadığımı düşünüyorum. Sanki sana olan  sevgimi yeterince gösteremiyor muşum  gibi geliyor ve kendi kendimi sorguluyorum. Sonra, sevgimi  anlatacak bir kelimenin olmadığını fark ediyorum. Sana olan sevgim için; dünya

Bir grip virüsü bütün dünyayı kasıp kavuruyor! Uzmanların, COVID19 adını verdiği bir grip virüsü hızla dünyaya yayılıyor. Çin'den başlayarak bütün dünyayı resmen dolaşıyor!  Hastalık yüksek ateşle başlıyor. Öksürük ve solunum güçlüğü ile devam ediyor. Özellikle bağışıklığı düşük olan kişileri ele geçiriyor. Ancak en önemlisi, yaşı 70 üstü kişileri ve yüksek tansiyon, koa, kalp yetersizliği gibi hastalığı olanları daha hızlı etkiliyor. Bu yüzden bir çok insan bu virüsten hayatını kaybediyor. Şu anda dünya genelinde 121 binden fazla vaka tespit edildiği söyleniyor. 4300 den fazla insanın hayatını kaybettiği haberlerde belirtiliyor. Örneğin;  Çin’de korona virüsünden, hayatını kaybedenlerin sayısı 3024 kişiye ulaştı.  İtalya, tamamen karantina altında. Sokağa çıkma yasağı var ve evlerinden çıkmak isteyenlerden izin kağıdı isteniyor. İran'da 291 kişi, Güney Kore'de 54 kişi, İspanya'da ise 35 kişi hayatını kaybetti.[1] Her gün ölen insan sayısı değişiyor

2020 yılına girdiğimiz ocak ayından beri tüm dünyayla beraber ülkemizde de üst üste yaşanan kötü olaylar neticesinde bu yıl için herkes ''felaketler yılı'' diyor. Hiçte haksız sayılmazlar! Çünkü 2020 yılı  başladığından beri pek çok korkunç doğal afet oldu, olmaya da devam ediyor. Anlayacağınız daha bu yılın ilk iki ayında dünyanın başına gelmeyen kalmadı.  Tabi Türkiye'de bunlardan misliyle payına düşeni aldı ve almaya devam ediyor. Bu yıl  yaşananlara şöyle bir göz atarsak 2020 yılının ne kadar kötü olaylarla başladığını görebiliriz. Türkiye'nin başına gelen felaketler: :(( 1- 24 ocak 2020 = 6,8 şiddetinde ki Elazığ depreminde 41 kişi hayatını kaybetti. 584 bina yıkıldı, 6851 yapı da ağır hasar gördü. 2- 5 şubat 2020 = Van-Bahçesaray da 2 kere yaşanan çığ felaketi sonucu 41 kişi hayatını kaybetti. 3- 5 şubat 2020 = İstanbul'da uçak kazası. 3 kişi hayatını kaybetti, 177 yolcu sağ kurtarıldı. 4- 23 şubat 2020 = İran da 5.9 şiddetinde deprem