Kayıtlar

2020 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

GÜLE GÜLE 2020 / HOŞ GELDİN 2021

Resim
Yıl başlarında, herkes gelecek sene için dilekler ve isteklerde bulunur. Hepimiz yaparız. Büyük bir coşkuyla ümit eder ve ritüeller gerçekleştiririz. O yıl bittiğinde ise geçmişe bakıp, nelerin olduğunu, nelerin olmadığını düşünürüz. Ne yazık ki 2020 yılı, dilek ve isteklerin gerçek olmadığı, bir yıl oldu. :( Çünkü Covid-19 adında bir virüs bütün bir yıla damgasını vurdu. Belki de dünya oluştuğundan beri, bütün ülkelerdeki insanlar hemen hemen aynı şeyleri yaşadı. 2020 senesi, bir hastalıkla, bir virüsle mücadele ile geçti. Dünya ile birlikte ülkemiz de, bu illet hastalıkla uğraştı. Virüsün bulaştığı kişiler hasta oldu; bulaşmayanlar da tedirgin ve korku içinde bekledi. Çünkü bilinmeyen bir hastalıktı ve ilacı, aşısı yani çaresi yoktu!  Bu virüse yakalananlardan bazıları, günlerce hastanede acı içinde yattı. Hasta olanların bazıları da ya hayatını kaybetti ya da yakınlarını kaybetti. Çok kederli ve sıkıntılı günler geçti.  Bu yüzden 2020 yılı hatırlanmak istenmeyen bir yıl oldu. Hatırl

2020'DE TÜRKİYE

Resim
    Bu sefer de 2020 yılının kapanış raporunu çıkartarak, başka bir deyişle 2020 yılının bir " Z Raporu "nu alarak, bu yıl yaşananları sıfırlayabilirim diye düşündüm. Kısa kısa her ay neler olduysa özetleyerek bütün yılı hatırlatıcı bir yazı yazmaya çalıştım. Gerçi herkes bu yılı unutmak istiyor ama  "geçmişten ders almak gerekir", diye güzel bir cümle var. Bu yüzden geçmişe takılı kalmadan, 2020 de yaşadıklarımızın üstünden geçelim. OCAK / 2020 - Güle oynaya, yeni bir yıla girdik ve bir yaş daha yaşlandık diye sevindik. Bazılarımız, dileklerimizi, beklentilerimizi bir yerlere yazdı. Kendimize hedefler koyduk. Şunları şunları yapacağız, bunları bunları yapmayacağız dedik. Umutluyduk 2020 yılından! Ancak Corona'nın ayak sesleri gelmeye başlamıştı. Çin'in Wuhan kentinde bir virüsün ortaya çıktığı, insanları hasta ettiği söyleniyordu. Ancak, bazıları bu virüsün Türkleri hasta etmeyeceğini ve bu virüsün bildiğimiz grip virüsü olduğunu açıklayınca, bunlara inan

2020 YILINA AİT PİŞMANLIKLAR

Resim
2020 yılı biterken, artısıyla eksisiyle, neler yaşanmış, bu yıl kime ne gibi dersler vermiş, kimler ne tür sınavlardan geçmiş, tabi ki herkes için bunlar farklı farklıdır. Benim için de koca bir yıl değişik öğretilerle geçti. Bir önceki yazımda,  2020 yılının bana öğrettiklerini yazdım. Bu sefer  de; felaketler yılına ait gerçekleşen ama gerçekleştiği için pişmanlık duyulanları yazmak istedim. Her bir madde için de keşke, diyerek başlamayı uygun buldum. ;)) -Keşke, Çin'in Wuhan kentinde,  insanlar yarasa yemeselerdi. Böylece tüm dünyayı hasta eden ve can kayıplarına yol açan Covid19/Corona virüsü ortaya çıkmazdı. :( -Keşke, insanlar maske leri yüzlerine doğru taksaydı. Böylece insanlar daha iyi korunur ve  onlara virüs bulaşmazdı. -Keşke, sokağa çıkma yasaklarında, insanlar sokaklarda dolaşmasaydı. Hem üç bin yüz elli lira para cezası ödemek zorunda kalmazlardı. Hem de komik bahanelerle gülünç olmazlardı. ;) -Keşke, insanlar diğer tüm uyarıları dikkate alsalardı. Özellikle ev ziy

2020 YILINDAN ÖĞRENDİKLERİM

Resim
2020 Yılı biterken sanırım bu senenin; uzun yıllar anlatılacağı ve unutulmayacağı herkes tarafından kabul edilecektir.;)) Bilindiği üzere bütün bir sene dünya, bir virüs ile başa çıkmaya çalıştı.                                       Ancak bu yıl biterken, sevindirici gelişmeler de başlamadı değil. Bu virüse karşı aşının bulunduğu açıklandı. Tam bu virüsten   kurtuluyoruz ve aşı bulundu derken, yetkililer, virüsün mutasyona uğradığını açıkladılar. Mutasyonun korkutucu olduğu söyleniyordu. Çünkü virüs bu mutasyonla %70 oranında daha hızlı bulaşıyordu. Herkes dehşete düştü. Neyse ki aşı yapanlar bu mutasyonun aşının etkisinde bir değişiklik yaratmadığını, ancak insanların kendilerini korumak için daha fazla dikkatli olmasını istediler. :(( Bunun üzerine 2020 yılı ile ilgili yaşadıklarımızın da daha bitmediği anlaşılıyordu. Ben de bu senenin bana neler öğrettiğini sorgulamaya başladım. :( 1- Her an her şeyin değişebileceğini,  2- Sağlığın ne kadar önemli olduğunu; dikkat edilmezse veya bo

21 ARALIK 2020 ÖNEMİ

Resim
Ay ve güneş tutulması, gezegenlerin yan yana veya aynı hizaya gelmesi kısaca gökyüzünde olanlar, yüzyıllar boyunca insanların ilgisini çekmiş. Astrologlar ve gökbilimciler bu olağanüstü doğa olaylarını inceleyerek, çeşitli tahminlerde bulunmuşlar. Kimi tahminler tutmuş, kimileri de geçmişe gömülüp gitmiş. Günümüzde de astrologlar çeşitli iletişim kanallarında yıldızlarla ilgili yorumlarını paylaştıklarında, çoğu insan ilgiyle izliyor. 2020 yılına girerken de bir çok astrolog, bu yıl 4 ay tutulması, 2 güneş tutulması olduğunu ve bu tutulmalar için de ufukta hiçte iyi yorumları olmadığını söylemişti. Sonrasında da bütün yıl, yaşanan Covid-19 salgını ve diğer felaketlerle, insanlık büyük bir sınav geçirdi ve geçirmeye de devam ediyor.  2020 yılında olan diğer felaketleri ise saymakla bitiremeyiz.  Şimdi yılın son ayı olan aralık ayına geldiğimizde, dönüp geriye baktığımızda astrologların yaptıkları çoğu yorumun doğru olduğunu görebiliyoruz:(  2020 senesinde, geçirdiğimiz tüm sancılı günle

DOĞUM VE ÖLÜM!

Resim
Aynı gün içinde hem birinin hamile olduğunu, yani bir doğum haberini, hem de birinin vefat haberini aldınız mı?   Böyle şeyler kırk yılda bir insanın başına geliyor. Birinin hamile olduğunu öğrenmek ne kadar sevindiriciyse, birinin aramızdan ayrıldığının haberini almak da o kadar üzücü oluyor. Tabi bunların aynı gün olması, insanı biraz şaşırtmıyor değil! Hele de beklenmedik bir ölüm haberini alınca, insan, bir kere daha bazı şeylerin gelip geçici olduğunu fark ediyor. Kalıcı olmayan biz fanilerin, elinden bir şey gelmediğini insan anlıyor. Peşinden de dünyanın anlamı sorgulanmaya başlıyor! Böyle zamanlarda, ölüm karşısında ne kadar çaresiz olduğumuzu anlayıp bir gün hepimizin göçüp gideceğimizi hatırlıyoruz. Ölüm bir yakınımızı veya bir tanıdığımızı aldığında,hayatın anlamını tekrar tekrar araştırıyoruz. Ya da bu dünyaya neden geldiğimizi düşünmeye başlıyoruz. Bir ölümlü olduğumuza dair sorular kafamızın içinde uçuşmaya başlıyor. Yaşamın aslında ne kadar kısa olduğu, dank ediyor. Aslı

CORONA BİTMİYOR, KISITLAMALAR GERİ GELİYOR.

Resim
Gelecek yıllarda 2020 deyince ne hatırlıyorsunuz deseler, tabi ki  pandemi, salgın hastalık, ölen insanlar yani Corona virüsle geçen günler denecektir. :(  Ne yazık ki dünyadaki ülkelerle  birlikte,  Türkiye'de de Covid-19 virüsü 2020 yılına damgasını vurdu. :( Bu yılı hastalıktan korunmaya çalışarak, tedirgin bir şekilde evlerde geçirdik. Yılı bitirirken de korona için bir ilaç veya aşı bulunmasını veya yok olmasını umuyorduk.  Ne yazık ki beklenen gerçekleşmedi! Bence, beklentilerin gerçekleşmemesinde ki  en büyük etken de sorumsuz , düşüncesiz insanların davranışları diyebiliriz. :( Ülkemizde, Haziran 2020 itibariyle normalleşmeye geçilince, toplumda her geçen gün tedbirler de hiçe sayılmaya başlandı. Haziran ayından hemen sonra sıcaklarla beraber, temmuz, ağustos hatta eylül aylarında millet Ege ve Akdeniz sahilleri başta olmak üzere tüm sahilleri doldurmaya başladı. Gerekçe olarak da bütün kış kapalı olmayı gösterdiler. İnsanlar; bütün bir kışı karantina, kısıtlama ve yasaklar

DEPREM GERÇEĞİ

Resim
Ülkemiz deprem ülkesi!. Sık sık şiddeti az veya çok depremler her yerde oluyor. Depremin şiddetine bağlı olarak, bazılarında can kaybı olmuyor. Bazılarında ise ne yazık ki hem can hem de mal kaybı oluyor.  Bilindiği üzere 1999 yılında yaşanan Gölcük depreminden sonra, büyük bir depremin İstanbul'da olacağı son 21 yıl içinde, zaman zaman konuşuldu. Bu depremin olacağı yine unutulmuşken, 30 Ekim 2020 tarihinde, İzmir'de öğleden sonra, "7" şiddetinde deprem oldu. Hem şiddeti, hem de süresi açısından, birçok kayıp yaşandı. Yıkılan binalar, enkaz altında kalanlar, onları kurtarmak için canla başla çalışan kurtarma ekipleri, deprem anına ait görüntüler hepimizi derinden yaraladı! Olanları seyrettikçe çoğu insanın geçmiş travmaları tekrar hortladı! Yıkılan binalardan çıkarılan insanları canlı canlı televizyonlardan, seyrederken hepimizin gözlerinden sicim gibi yaşlar aktı! :( Anlayacağınız; İzmir depremi sonrası, herkes gibi benim de pek keyfim yok! Toplum olarak, canımız sı

SIKI CAN İYİDİR, ÇABUK ÇIKMAZ

Resim
Can sıkıntısı nedir? Genel tanımı; işsizlik dolayısıyla duyulan tedirginlik, sıkıntı,sıkılma demektir. Ya da tekdüze yaşamaktan dolayı, duyulan bezginlik veya ruhsal yorgunluk olarak tanımlanıyor. Yani hiç bir şeyden zevk almama hali de diyebiliriz. Ancak 2020 yılı için bu tanım,  ortaya çıkan Covid-19 Corona illetinden dolayı yaşanan, belirsizlikten bunalan çoğu insanın, kendini içinde bulduğu, durum olarak tanımlanabilir! Can sıkıntısı ve Covid-19, 2020 yılı boyunca en çok duyduğumuz iki kelime oldu!  Hayatı boyunca salgın görmemiş insanların, çabuk bulaşan, ilacı olmayan ve sonucunda öldüren bir virüs karşısında çaresiz kalıp, canları sıkıldı. Bunun üzerine, tüm ülkeler, Corona'dan, hastalanan ve hayatını kaybedenlerin sayılarını her gün düzenli olarak sosyal medyadan yayınlamaya başladı.Rakamlar can sıkıcıydı!  Virüs hızla yayılıyordu. Ne yazık ki;  bu virüse karşı, bir ilaç veya aşı da yoktu. Diğer ülkeler gibi bizim ülkemizde de bu virüsle savaşmaya başladı. Bu hastalığa bir

TREND TOPİK OLMAK ÇOK ÖNEMLİ

Resim
Eskiden dünyadan ve Türkiye'den haber alabilmek için he gün gazete satın alırdık. Ya da televizyonda veya radyoda ki akşam haberlerini takip ederdik. Şimdilerde televizyonlarda pek haber izlenmiyor. Bunun yerine internet üzerinden bütün gazeteleri okumak mümkün. Veya Twitter'den gün boyu gündemi takip ederek güncel haberlerden bilgi alınabiliyor. Ben de günlük gazete almayı çoktan bıraktım. Gündemi internetten takip ediyorum. Ayrıca Twitter'dan da anlık olayları okumaya çalışıyorum. Bu mecrada, haberlerin gündem listesi veya trend topik listesi uzun zamandır ilgimi çekiyor. Çoğunlukla önemli konular bu listede olsa da zaman zaman değişik konular, ilk sıralarda yer alıyor. Ülkede olan bitenlerin dışında b u listeye bir bakıyorum, saçma sapan konular birinci, sırada yer alıyor.  Doğrusu bazen  gündem olan bu saçma haberlerin nasıl yapıldığını merak ediyorum.  Çünkü, yurtta ve dünyada olan önemli sorunlar bu listede yer almıyor, bile!  Bunun yerine kedi günü, dostluk günü, kız